Skip to main content

Cezayir'de kadınların ulusal kurtuluş mücadelesine katkısı

Résultat de recherche d'images pour "djamila bouhired" Devrim, kendi kaderini yeniden inşa etme ve tarihin akışına katılımı yolunda Cezayir kadınını dönüştürecek temel değer ve ilkeleri öngörüyordu.  

Kadınların ulusal kurtuluş mücadelesine katılımı ve saygınlığının arttırılması yolunda bir dönüm noktası olacak şekilde silahlı eyleme dahil olmasıyla birlikte ön plana çıkmıştır. Cezayirli kadınlar sahip çıktıkları devrimin ihtiyacı için gerektiğinde başörtüsünü çıkaracak ve yeni örgütsel ilişkilerde erkekle bir araya getiren bağı kırmaya kararlı sömürgeciler karşısında, ailelerinin darmadağın olması pahasına ölüm tehlikesi olağan bir olay haline gelecekti. Devrim kadınlarda gittikçe artan özgürlük ihtiyacı ve açlığını geliştirecektir.

Üzerinden 50 yıldan fazla süre geçti ve devrimci kadınlar günümüzde artık ikinci plana itildiler. Cüretleri ve fedakarlıklarıyla devrimi süsleyen bu cesur kadınların adını anmanın zamanı gelmiştir artık.

 

Djamila Bouhired (bombacı Cemile), Cezayir Savaşının unutulmuş ikonu

Orta sınıf Cezayirli bir baba ve Tunuslu bir annenin kızı olarak dünyaya gelen Djamila bir Fransız okulunda eğitim gördü ve Ulusal Kurtuluş Cephesiyle öğrencilik yıllarında tanıştı. Bir süre sonra, « patlayıcı hücresi » üyesi ve Alger Savaşı sırasında Alger Özerk Bölgesi sorumlusu Yacef Saadi’nin sekreteri irtibat subayı olarak görev aldı. 30 Eylül 1956’da sömürgeci kurumların yer aldığı görkemli Maurétania binası girişine bir bomba yerleştirerek başarısız bir bombalama girişimine katılacaktır.

Bağlı bulunduğu gruba kattığı Djamila Bouazza’nın bu kez 26 Ocak 1957’de, Alger’nin göbeğinde yer alan Coq Hardi adlı daha çok kadınların devam ettiği kafeteryaya yerleştirdiği ve öğleden sonra en kalabalık olduğu saatte birkaç dakikayla arayla patlayan üç adet saatli bomba ise dört kişinin ölümüne ve 37 kişinin yaralanmasına neden olacaktır.

1957 Nisan’ında Fransızların paraşütçü birlikleriyle girdiği çatışmada yaralanır ve yakalanır. Bomba yerleştirmekle suçlanır, tutuklanır, işkence görür ve ölüme mahkum edilir. İnfazı Jacques Vérges ve Georges Arnaud’un yürüttüğü medyatik bir kampanya sayesinde ertelenir. Editions de Minuit yayınlarında Djamila Bouhired için bir manifesto yayınlarlar.

Henri Alleg’in Sorgu kitabıyla birlikte bu kitap Fransız Ordusunun Cezayirli savaşçılara uyguladığı işkence ve kötü muameleler üzerine kamuoyunu harekete geçirecek manifestolardan biridir. Mahkumiyeti karşısında oluşan uluslararası tepkiler sonucunda 1962 yılında affedilir ve serbest bırakılır. Serbest bırakılması ertesinde, 1965 yılında evleneceği Jacques Vergès ile birlikte Üçüncü Dünya çizgisinde FLN (Ulusal Kurtuluş Cephesi) tarafından finanse edilen, Afrika’da ulusal devrimleri destekleyen Révolution Africaine (Afrika Devrimi) adlı dergide çalışırlar. Vergès ile olan evliliğinden Meriem ve Liess adlarında iki çocuğu olur. 20 Kasım 1995’te kızı Meryem ve kocası Fouad’tan Fatima Nur Vergès-Habboub adında bir torun sahibi de olur. Yaşamı 1958 yılında Youssef Chahine tarafından Djamilah adlı filmle sinemaya uyarlanır. Chahine onunla karşılaşmak üzere bağımsızlık savaşı sırasında Cezayir’e yolculuk etse de girişiminde başarısız olur. Yaşadığı deneyime, Jacques Vergès’e adanan “Terörün Avukatı” adlı filmin ilk bölümünde yer verilir. Djamilah, medyalardan, resmi çevrelerden ve iktidar alanlarından uzak kendi halinde yaşamıyla dikkat çeker.

Taoues kod adlı Chahida (Şehit) Raymonde Peschard

Başkente Alger’de Saida-Eugène’de 15 Eylül 1927 tarihinde dünyaya gelen Komünist Gençlik ve Cezayir Komünist Partisi militanı Chahida, kurtuluş savaşı sırasında ordunun III nolu Kabili vilayet bölgesinde Ulusal Kurtuluş Ordusu’na (ALN) katılır. 26 Kasım 1957’de 30 yaşındayken, yine III nolu bölgede ALN saflarındaki birçok yoldaşıyla birlikte, bugünkü Burç Bu Arreridj vilayetindeki Tafartas dağlarında Draa Errih denilen mevkide elde silah şehit düşer.

Zoulikha kod adlı E’chahida (Şehit) Yamina Oudai 

Hadjout doğumlu Zoulikha kod adlı Yamina Echaib çok iyi Fransızca konuşuyordu ve Avrupalılar karşısında hiçbir aşağılık kompleksi duymuyordu. 1 Kasım 1954’te ulusal kurtuluş savaşı ilan edildiğinde düşlerini gerçekleştirme imkanı buldu. Genç yaşlarında üç çocuk sahibi olan Yamina, ulusal dava uğruna kadın ve erkekleri yöneterek ve sömürge güçlerinin kurduğu tüm pusuları kurnazlığıyla alt ederek işgalciye karşı kararlı duruşuyla dikkat çekmiştir.    

Sömürge yetkilileri Cherchell ve çevre halkı nezdinde etkinliğinin farkına vardığında, kaçmaya ve illegaliteye geçerek kır gerillasına katılmaya karar verir. 15 Ekim 1957’de yakalandıktan sonra 10 gün süresince işkence görür. Siyasi ve askeri örgütlenmeyi koruma amacıyla emrinde mücadele veren erkek ve kadınları hiçbir zaman ele vermez. « Hepimizin gözleri önünde elleri kelepçeli halde iken bir yüzbaşının yüzüne tükürdükten sonra bize, “Fransız askerlerinin bir Cezayir kadınına neler yaptığını iyi izleyin” demişti. » O günden sonra onu bir daha gören olmadı. 25 Ekim 1957’de saat 15’te Zoulikha koda adlı Yamina Oudai infaz edildi.

Chafika kod adlı Naciba Malki ve Malika Gaïd, yiğit savaşçılar

Malika Gaïd 1934 yılında başkent Alger’deki Belcourt semtinde doğmuştur. Sétif Vilayetinde Beni Yaâla’nın köyü Timenguache kökenli Malika, kır gerillasında mücadele verirken M’chedallah yakınlarında Iwakouren bölgesindeki bir mağara sahra hastanesinde elde silah şehit düştü. Malika ALN saflarında hemşirelik görevinin yanı sıra aynı zamanda savaşçıydı da. Malika Gaïd özgürlük yolunda yaşamlarını feda eden diğer tüm kadın savaşçılar gibi Cezayir halkının hafızasına kazınmıştır.

Chafika kod adlı şehit Naciba Malki de cesaretiyle adını tarihe yazdırmış bir başka kadın savaşçıdır. Asıl ismi Zohra  Bellechleb olan Naciba da Malika gibi aynı zamanda hem hemşire hem de savaşçıydı. Dördüncü Vilayet Bölgesinde siyasi askeri alan sorumlusuydu. 1956 yılında başkent Alger’de faaliyet gösterdi. Gençliğinde liseli öğrencilerin grevi sonrasında önce Zaccar ardından da Ouarsenis bölgesinde ALN saflarına katıldı. Henüz 19 yaşındayken 1959 yılı sonunda girdiği çatışmada şehit düştü. Bağımsızlık sonrasında cenazesi 1964 yılında El Kettar mezarlığına aktarıldı. El Biar’da sömürge döneminin eski Faidherbe Sokağına ve Hydra’daki bir mahalleye “Naciba Malki” adı verilmiştir.  

Mücahit Fatma Zohra Benbia

Oran doğumlu Fatma Zohra, 15 yaşında Şehit Hamou Boutlélis’in yönetimindeki genç Müslümanlara katılmış ve ardından aynı kentte bir kadın derneğine üye olmuştur. Kaptanlığını yaptığı basketbol takımı Cezayir şampiyonluğunu kazanmıştır.

Yürüttüğü bu etkinliklerin yanı sıra ulusal kurtuluş mücadelesine de bağlıydı ve diğer birçok kadın gibi illegalite içerisinde görev alıyordu ama asıl rolü dernek aracılığıyla milliyetçilere barınak ve yasal örtü sağlamaktı. Sosyo-kültürel engeller insanların bilinçlerine kazınmıştı.

Okuma yazma bilmemek kadınların kurtuluşu önündeki en büyük engellerden biriydi. Kadınlar sömürgeci vahşetinin ilk kurbanları oldular ve eş zamanlı olarak birçok işlevi birden üstlenmek zorundaydılar. Devrimin ihtiyaç duyduğu alanlarda yerine getirdiği görevler aracılığıyla Fatma Zohra’nın katkısı çok önemli olmuştur. Yardımcı olduğu kadınlar arasında Ulusal Kurtuluş Ordusu mensubu askeri militanlar da vardı. Fatma Zohra da Cezayir içerisinde ve dışında da hapse girdi. Ateşkes sırasında Tijditt’teki bir camide hastalar ve çok sayıda OAS (Gizli Ordu Örgütü-Sömürgecilerin yasadışı silahlı örgütü) kurbanı için bir hastane kurdu. Bağımsızlık sonrasında Afrika kıtasında Cezayir kadınını temsil etmek üzere görevlendirildi ve Mali ve Kongo’da bu ülke başkanlarıyla görüşme imkanı bulduğu iki misyon gerçekleştirdi. Mostaganem UNFA (Cezayir Ulusal Kadınlar Birliği), Cezayir Kızılayı kuruculuğu ve APW (Vilayet Halk Meclisi) ilk kadın üyeliği ve Che Guevara Hastanesi yönetim kurulu üyeliği görevlerini üstlenmiştir.

(www.babzman.com sitesinde 26 Ekim 2014 tarihinde yayınlanan Yacine imzalı Fransızca yazıdan Türkçeleştirilmiştir http://www.babzman.com/la-participation-de-la-femme-algerienne-dans-la-lutte-de-liberation-nationale/ )