ABD İNF Anlaşmasından niye çekildi?
Pentagon 2002 yılından bugüne, üç tip balistik füze kalkanının geliştirilmesi ve daha da etkin hale getirilmesi için 150 milyar dolar harcadı. Benim açımdan, ortaya çıkan sonuç felakettir.
1. Seyir güzergahı üzerinde balistik füzelerin önlenmesi için sabit GMD (Ground-based Midcourse Defense) ve seyyar Aegis BMD (savaş gemilerine monte edilen) sistemleri mevcuttur. Bu iki sistemden hiçbiri uzaktan kumandalı, menzilleri içerisinde manevra kabiliyetine sahip araçları önleyememektedir. Dolayısıyla, Rusların hipersonik « Avangard » sistemi karşısında, Amerikan’ın iki füze kalkanı etkisiz kalmaktadır.
2. Balistik füzeleri irtifa kaybederken ve atmosfere geri girişlerinde önlemek üzere Amerikanlar THAAD (Terminal High Altitude Area Defense) sistemini ürettiler. Amerikan uçak gemilerini vurmak üzere özel olarak üretilen Rusların yeni hipersonik Zircon ve Kinzhal füzeleri azami 50 000 metre irtifada uçabilirler. Atmosferde seyretmedikleri ve atmosfere girmedikleri için THAAD sistemi tarafından önlenemezler.
2002 yılında ABD, 1972 yılında SSCB ile imzalanan ABM anlaşmasından geri çekilmeleri gerektiği sonucuna vardı. ABD’nin elindeki sistemlerin ve bu sistemlerin dünya çapında konuşlandırıldıkları bölgelerin sayısı ne olursa olsun, yeni Rus füzeleri karşısında etkisizdirler.
ABM sözleşmesinin, her iki tarafın da kendi ulusal sınırları içerisinde balistik sistemleri sınırlandırdığı için, ölçülü olmanın da ötesinde olduğunu anımsatalım.
ABD için aslında stratejik füzelere yönelik Pentagon fonlarını balistik füze kalkanlarının geliştirilmesine aktarılması söz konusuydu. Bunun sonucunda, Minuteman III (1970 yılında hizmete giren) kıtalararası balistik füzeleri (İCBM) Soğuk Savaşın sonundan artık modernize edilmediler ve Rusların yeni ağır füzeleri onları fazlasıyla aşmıştı.
Eğer Pentagon öncelik sıralamasını değiştirmezse, Rusya’nın stratejik füze güçleriyle halen var olan mesafe daha da katlanarak artacaktır. Pentagon on yıllardan beri hiçbir kıtalararası balistik füze projesini finanse etmediğinden, ABD artık çok güçlü füze motoru üretmemektedir. ABD, Rusya’nın kendisine RD-180 füze motoru satmayı reddetmesi halinde uzaya casus uydu yerleştiremeyecek duruma gelmiştir.
Aradaki uçurumu kapatmak için Pentagon’un yapabildiğini tasarlayarak ya da geliştirerek küçük adımlar atacaktır. En azından orta menzilli (3 000 km’nin altında) balistik füzeler söz konusu olacaktır. Rusya’yı hedef alan bu füzeler İNF anlaşmasını ihlal etmektedirler ama Avrupa’da konuşlandırılmış olma avantajına sahiptirler ve hedeflerini 3 ila 5 kez daha çabuk vurabileceklerdir.
ABD, İNF anlaşmasından tek taraflı olarak çekilerek, topraklarına Amerikan füzelerini kabul etmeyecek olan bazı NATO üyesi Avrupa ülkeleriyle sorun yaşayabilir, çünkü Rusya’nın tepkisi onları « nişan çizgisi »ne almak olacaktır. Rusya, ülkenin Avrupa bölümünde konuşlandırılacak olan bu tür füzelerden ABD’den çok daha fazla üretebilmek için var olan füze motorlarını kullanabilir.
Amerikan tesislerine ev sahipliği yapmayı kabul eden ülkeler otomatik olarak Rus nükleer füzelerinin hedefi haline gelmektedirler.
Valentin Vasilescu
(www.reseauinternational.net sitesinde 15 Aralık 2018 tarihinde Valentin Vasilescu imzasıyla yayınlanan Fransızca yazıdan Türkçeleştirilmiştir https://reseauinternational.net/?s=bouclier+vasilescu+ )