Kelebek mermileri
İsrail, yeni silahlarını test etmek için “Büyük Yürüyüş”ten yararlandı
« Kelebek mermileri » sesten daha hızlı gidiyor ve insan bedeninde deri ve kemikte ciddi hasarlara yol açıyor.Bu mermiler Gazze sınırında İsrail Ordusuna bağlı keskin nişancılar tarafından savunmasız göstericilere karşı kullanılmaktadır.
30 Mart’ta başlayan Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü sırasında yüz on beş Filistinli öldürüldü ve 13 000’i ise yaralandı. Bunların birçoğu İsrail ile Gazze’yi birbirinden ayıran çitin diğer tarafından konuşlanan İsrail mevzilerinden atılan gerçek mermilerle vuruldu. Gökyüzünde insansız hava araçları uçuyor ve göstericiler üzerine göz yaşartıcı bombalar bırakıyorlardı. « Kelebek mermileri » onlarca Filistinlinin uzuvlarını parçalıyordu.
Bu, göstericilerin uzak mesafeden bastırılması harekatıydı. Soğuk, klinik, hesaplı ve yıkıcı etkileri olan bir harekat. İsrail önde gelen ileri teknoloji silah ve mühimmat üreticilerinden biridir ve Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü yeni ürettiklerini denemesi için büyük bir fırsat oldu. İsrail, kuşatma altındaki Gazze’ye hapsolmuş iki milyona yakın Filistinliden oluşan kobay topluluğu sayesinde etikten uzak girişimci bir dünyada « savaş içerisinde denenen » teknoloji ve silahlanmasıyla övünebilir.
Göstericiler ve gösterileri takip eden gazeteciler üzerine göz yaşartıcı bomba atmak için İsrail tarafından kullanılan insansız hava araçlarından söz edildiğini çok duyduk. Bu insansız hava araçları ilk kez geçtiğimiz Mart ayında Lübnanlı El-Mayadeen TV tarafından yayınlanan ve sınır çitleri yakınındaki Filistinliler üzerinde gaz bombaları bırakmakta olan küçük hava araçlarını gösteren görüntülerde ortaya çıktı.
Times of Israel « İsrail Savunma Güçlerinin bir sözcüsünün insansız hava aracının ordu tarafından değil ama sınır polisi tarafından kullanıldığını açıkladığını » aktardı. Sınır polisi ise bu konuda yorumda bulunmaktan kaçındı.
Middle East Eye (MEE) bu insansız hava araçlarının İsrail tarafından kullanımı konusunu araştırdı ve site « gazın yayılmasını sağlamak için üç tip insansız hava aracının kullanıldığının anlaşıldığını » belirtiyor. Bunların birincisi « Cyclone Riot Control Drone System » adıyla tanınıyor ve İsrail’e ait ISPRA şirketi tarafından üretiliyor.
Diğerleri hakkında ise pek bir şey bilinmiyor ve ilk kez Büyük Yürüyüş’e katılan göstericilere karşı kullanıldıkları anlaşılıyor. MEE’ye göre bunlardan biri « bir sprey gibi insansız hava aracından doğrudan gaz püskürten bir dron » ve ikincisi ise « yere çarptıklarında gaz yayan metal kaplı kauçuk bilyelerle yüklü el bombaları taşıyan helikopter tipi insansız hava aracıdır ».
Ama bu insansız hava araçlarından daha da kötüsü vardır. İsrail’in gösterici kitlesi üzerine gerçek mermilerle ateş etmekle kalmamdığı ama aynı zamanda « kelebek mermileri » de kullandığı öğrenilmiştir. Al Jazeera’de yayınlanan bir makaleye göre ay başında « sahadaki doktorlar İsrail güçlerinin göstericiler üzerine –daha önce hiç görüşmemiş– « kelebek mermi » adı verilen, çarptığında dokuları, damarları ve kemikleri parçalayarak, doku içerisinde ciddi yaralanmalara yol açarak patlayan yeni bir tür mermiyle ateş ettiklerini belirtmektedirler ».
Gazze’de röportajlar yaparken ve gazeteci olarak açıkça kimlikleri belirlenmişken Filistinli gazeteciler Yaser Murtaza ve Ahmet Ebu-Hüseyin’i öldürenin bu « kelebek mermiler » olduğunu düşünüyoruz.
İki adam da karınlarından vuruldu, bu da Gazze’nin Sağlık Bakanı Eşref el-Kedraf’a göre « tüm iç organlarının tamamen parçalanmasına » neden oldu. Bakan bu mermilerin İsrail Ordusu’nun bugüne kadar kullanmış olduğu en ölümcül mermiler olduğunu sözlerine ekledi.
İsrail bu yeni mermileri çok yoğun olarak kullandı. Sınır Tanımayan Doktorlar’ın (Médecins Sans Frontières-MSF) yayınladığı bir raporuna göre « kliniklerimize kabul edilen 500’den fazla hastanın yarısında, merminin kemiği parçaladıktan sonra dokuları yok ettiği mermi yaralanmaları vardı ».
Raporda aynı şekilde Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü’nün ilk üç haftası sırasında MSF kliniklerinde tedavi gören hasta sayısının « Gazze Şeridi’ne karşı İsrail’in yürüttüğü “Protective Edge” harekatı sırasında 2014 yılında tedavi edilenden daha fazla olduğu » belirtildi.
İsrail’in yeni teknolojilerini Filistinliler üzerinde test etmesi ilk kez karşılaşılan bir durum değildir.
2006 yılında, İsrail’in Gazze şeridinde yasadışı olarak bulunan yaklaşık 8 000 kolonu geri çektiği Gazze’den « geri çekilmesi » sırasında, Chicago Üniversitesinden Darryl Li, Gazze’yi « laboratuar » olarak niteledi. Li’ye göre Gazze « İsrail’in, Yahudi olmayan halkına yönelik asgari bir sorumluluğu kabul ederek bölgeye yönelik azami bir daimi denetime ulaşma arayışındaki çeşitli yönetim tekniklerini test ettiği ve geliştirdiği bir alandır ». Li
o dönem İsrail’in askeri istihbaratının başında bulunan Amos Yadlin’in sözlerini aktarıyor: « Hava denetimi vizyonumuz denetim kavramıyla sınırlıdır. Bir kenti ya da araziyi sahada denetim altına almanın ya da işgal etmenin yasadışı hale geldiği durumda havadan denetim alma imkanı arayışındayız ».
Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü’nü bastırmak için İsrail tarafından yeni teknolojilerin kullanılmasının Gazze’yi ve kuşatma altındaki halkını denetlemek için aralıksız sürdürdüğü çabalarının görünümlerinden biridir. İnsansız hava araçları, İsrail güçlerine asgari bir risk içererek, uluslararası kamuoyu önünde « ellerinin temiz » olduğuyla övünme imkanı veren bir uzaktan denetim yöntemi oluşturmaktadır. Ama her ne kadar İsrail yeni teknolojilerini kapana kısılmış bir halk üzerinde « asgari sorumlulukla » test etme alışkanlığına sahip olsa da, yıkıcı etkilere sahip yeni « kelebek mermilerini » kullanarak İsrail, Filistinlilerin yaşamına yönelik kayıtsızlığının yeni bir zirveye ulaştığını gösteriyor.
Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü bir kez daha, İsrail’e son teknolojileri gerçek ortamda test etme imkanı vermektedir. Bu onlara, daha sonra uluslararası silah sözleşmelerinde satış argümanı işlevi gören, teknolojilerinin etkinliğine ilişkin somut kanıtlar sağlamaktadır. Yukarıda andığımız « Drone Cyclone » üreticisi ISPRA şirketi internet sitesinde « sahada uygulama deneyiminden kaynaklanan teknik beceriyi » temel alarak « kitlelerin denetimi için akıllı çözümler » sunmakla övünüyor.
« ABD, Kanada, Avrupa, Asya, Orta ve Güney Amerika ve Afrika dahil tüm dünyadaki polis ve savunma güçleri için en büyük küresel tedarikçisi » olarak kendini sunan ISPRA ve diğer silah üreticilerinin, Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü sırasında Filistinli göstericilere karşı ürünlerinin elde ettiği başarı sayesinde kar ve saygınlıklarını arttıracaklarına şüphe yoktur. Dünya çapındaki uluslararası savunma ve polis güçleri bu ürünleri satın almaya devam ettikçe, Filistinlilerin kanı dökülmeye devam edecektir.
Rebecca STEAD
Rebecca STEAD Londra’daki SOAS Üniversitesi’nde öğrencidir. Arapça bile ve Ortadoğu ve Filistin uzmanı olan STEAD çok sayıda dergi ve blog platformunda serbest gazetecilik yapmaktadır.
(Arrêt sur info sitesinde 1 Haziran 2018 tarihinde Rebecca STEAD imzasıyla yayınlanan Fransızca yazıdan Türkçeleştirilmiştir https://arretsurinfo.ch/israel-a-profite-de-la-grande-marche-pour-tester-ses-dernieres-armes-a-distance/)
Özgün Kaynak: Remote control repression: Israel tested its latest weapons against the Great March of Return